25 Temmuz 2012 Çarşamba

Hitit Kanunları - 29


Hitit Kanunları - 29


(1) ták-ku DUMU.MUNUS LÚ-ni ḫa-me-in-kán-za nu-uš-ši (2) ku-ú-ša-dá pít-ta-iz-zi ap-pé-iz-zi-na-at at-ta-aš (3) an-na-aš ḫu-ul-la-an-zi na-an-kán LÚ-ni (4) duḫ-ša-an-zi ku-ú-ša-pát-ma 2.ŠU šar-ni-in-kán-zi

ták-ku: Eğer.
DUMU.MUNUS: Sümerce veya sümerogram. Anlamı: Kız evlat.
LÚ-ni: Sümerce veya sümerogram, yönelme (datif) hali, tekil. Anlamı: Erkek
ḫa-me-in-kán-za: hameinkant fiili mastar (infinitif) hali + sa, 3. tekil şahıs, aitlik zamiri. Anlamı: Bağlamak.
nu-uš-šinu, ve + si, 3. tekil şahıs yönelme (datif) halinde aitlik zamiri.
ku-ú-ša-tá: Evlenme parası (başlık parası)
pít-ta-iz-zi: piddai fiili, 3. tekil şahıs, tamamlanmamış çekim. Anlamı: Ödemek.
ap-pé-iz-zi-na-at: appeizzi, zarf + at, 3. tekil şahıs özne/nesne (Nominatif/accusatif neutre) halinde sonek (enclitique) kişi zamiri.* Anlamı: Arkasında.
at-ta-aš: atta + aš, 3. tekil şahıs, sonek (enclitique) kişi zamiri, özne (nominatif) hali Anlamı: Baba.
an-na-aš: anna + aš, 3. tekil şahıs, sonek (enclitique) kişi zamiri, özne (nominatif) hali. Anlamı: Anne.
ḫu-ul-la-an-zi: hullai fiili, 3. çoğul şahıs, tamamlanmamış çekim. Anlamı: Savaşmak.
na-an-kán: nu, ve + an, 3. tekil şahıs sonek (enclitique) kişi zamiri, nesne (accusatif) hali + kán, yerelleştime takısı.
duḫ-ša-an-zi: tuhs fiili, 3. çoğul şahıs, tamamlanmamış çekim. Anlamı: Kesmek, ayırmak.
ku-ú-ša-dá-ma: Evlenme parası (başlık parası) + ma, ve/ama.
2.ŠU: 2 katı
šar-ni-in-kán-zi: sarnik fiili, 3. çoğul şahıs, tamamlanmamış çekim. Anlamı: Yerleştirmek, yerine koymak.

Çeviri:

Eğer, bir kız evlat bir adama bağlanmaktaysa ve o evlenme parasını öder ardından babası ve annesi karşı koyarsa o halde onu ayırırlar, ama iki katı evlenme parası yerine koyar.

Çevirinin sıkıntıları:

"parasını öder ardından" diye başlayan kısımda kimin annesi ve babası olduğu muğlak, bilerek muğlak bıraktım, çünkü iki tarafta olabilir. Savaşmak olan "hullai"yi "karşı koymak" olarak karşıladım, bağlam açısından kullanımı daha elverişliydi, ama aslında orda verilmek istenen anlam "itiraz etmek" gibi bir anlam dolayısıyla "karşı koymak" çevirisi kafa karışıklığı yaratmasın. "na-an-kán" normalde "ve onu, ve onda" gibi anlamlara gelir, burada daha bir neden sonuç belirtiyor gibiydi. Bu yüzden "o halde" diye çevirdim.

*: burada açıkçası "na-at"ın dilbilgisel yorumunun içinden çıkamadım. Özellikle "na" neden var, neyi ifade ediyor filan hiçbir fikrim yok. "at" o kadar sorunlu değil, onun kişi zamiri olduğunu görmek zor değil de, "na" konusunda hiç fikrim yok yani.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder